Yazılar

Kam (Şaman) nedir?

Kam (Şaman), ruhlarla insanlar arasında iletişim kuracağına inanılan din adamına verilen addır.



Şamanizm’e Giriş

  Neredeyse dünyanın her köşesinde insan, doğa ve ruhlar olarak denge sağlayan kendiliğinden oluşmuş bir inanç sitemi vardır. Buda Şamanlıktır.
  Şamanlar; din görevlisi, şifacı ve büyücü olarak bilinirler. En temel özellikleri ise ruhlardan aldığı bilgilerle ritüeller ve ayinler düzenlerler. Hastalık iyileştirme, ölüp dirilme (mistik parçalanma), kutsama gibi özellikleri vardır.
  Şamanizm de evren; gök, yeryüzü ve yeraltı olmak üzere üç katmandan oluşuyor. Gök; en üst katman Kök Tengri olarak adlandırılıyor.”Kök” mavi ya da gök anlamına gelmektedir. Yeraltı; Toprak Ana olarak bilinmektedir. Bu iki katman arasından da insanlar yaşamaktadır. Bu araya da yeryüzü denilmektedir. Bugünkü Şamanlıkta da evren üç katmana ayrılmaktadır.
  Şamanlık ilk ne zaman ortaya çıkmıştır bilinmemektedir. Okladnikov’un araştırmalarına göre M.Ö 7000 çıkıyor. Mircea Eliade’e göre araştırmalarda Şamanlık, Paleolitik dönemden itibaren görülmektedir. Sovyet araştırmacısı Tokarev’e göre de Şamanlık dünyanın gelmiş geçmiş en eski inanç, din biçimlerinden birisidir. Bazılarına göre ise Kamlık 300 bin yıldan beridir var. Kesin olan ise m.ö sinden beri oluşur.




Şamanizm’e Bakış Acım

  Batılı araştırmacı Mircea Eliade Şamanlığı bir din olarak görmüyor, yaşam şekli olarak da görmüyor, onu bir trans tekniği olarak görüyor, ekstaz, vecd haline gelme tekniği olarak görüyor. Tabi bu çok dar bir kullanım şekli.
  Türkler birçok dine önderlik etmişlerdir. En büyük ve etkili olanı ise Şamanizm’dir. Şamanizm günümüze kadar gelmektedir ve hala şaman kurallarını, yaşantısını, tabirlerini bilmesekte halen kullanmaktayız. Şamanizm inancı ileriki aşamalarda bir kültür, yaşama şekli, meditasyon, şifa olarak zaman içerisinde harmanlanmıştır. Ritüel sırasında evrene pozitif enerji gönderme, negatif enerjiden arınma, istenilen bir şey için olumlu düşünerek olmasını sağlamaktır.
  Ritüeller ve ayinler ile çoğu din için farklı yöntemler kullanılsa da amaç aynıdır. Şamanizm’de ise Kök Tengri, Toprak Ana ve İnsan arasındaki enerji kuvvetini arttırma ve şifa bulmadır.




Benim Hikayem

  Çocukluğumdan beri el işlerine elim yatkındır. Resim çizmek, tamir yapmak ve ahşap işçiliği ile uğraşmaktan zevk duyuyorum. Liseyi Sivas’ın Sızır Kasabasında bitirdikten sonra Kayseri’ye yerleşerek Grafik Tasarım ve Fotoğrafçılık belgesi aldım. Belgem ile 1 yıl gibi kısa bir zaman reklamcılık ile uğraştım. Ankara’da Gazi Üniversitesinde Endüstri Ürünleri Tasarımı bölümü kazandım ve bitirdim. Öğrencilik hayatımda resim çizerek ufak gelirler ile okulumu tamamladım. 3 yıla yakın makine üretim firmasında iş deneyimim oldu. İşin vermiş olduğu monotonluk ile robotlaşma beni biraz iş hayatından ve düzenden kaçmamı sağladı. Tekrar Erciyes Üniversitesi Endüstriyel Tasarım Mühendisliği bölümünü Ankara’dan kaçış olarak kazandım.

  Kayseri’ye geldikten sonra ailemin yanında uzun bir tatil yaptım. Kısa olarak geçeceğim. Yaşadığım yörede soylar kabile olarak anılmakta ve yazları obalara çıkılıp kışları kasabaya tekrar inilmektedir.

  Kendi kabilemi araştırdığımda ise Acem oğulları olarak bilinmekte ve İranın kuzeyinden göç ederek 4 kardeş ile gelmekteyiz. 4 çadır, atlar, sürüler ile kasaba dışına yerimizi kurmuşuz. Uzun bir süre bizi kasabaya almamışlar. Büyük kıtlık olduğunda ise bizim aile arpa unundan Gilik (simit) yaparak kasaba halkına dağıtmış ve kıtlıktan fazla bir zorluk çekmeden kurtulmuşlardır. Bu olaydan sonra kasaba içerisine alınmışızdır.

  Sızır kasabasına özgün yöresel müzikleri ağıtları ve oyunları bulunmaktadır. Def dediğimiz müzik aleti kullanılarak yöresel şarkılar ağıtlar söylenerek eğlenilir…




Başlama Hikâyem

  Kullanılan def zilsiz deftir. İneğin midesinden elek kasnağına geçirilerek yapılmaktadır ve basit bir şekilde deri üzerine artı (+) şeklinde boya ile çizilmektedir. Bende evde bulunan elek kasnağını işledim. İneğin midesinden def yaparak üzerine marker kalemler ile kendi tasarladığım ve eski deflerin üzerinde olan “artı” sembolünün etraflarına araştırdığım kültürel simgelerden ve şaman ritüellerinden yola çıkarak çizimler yaptım. 1 yıl kadar evde duvarda asılı durdu. Bende o sırada geniş bir araştırmaya girerek Şamanizm’in aslında her Türk kabilesinde görüldüğünü ve kültürel olarak halen devam ettiğini buldum. Karadeniz’de ölülerin tabutları içerisinde sokaklarda gezdirilmesi, mezar taşlarımız, nazar boncukları, kilim motifleri, dilek dilemek, kırmızı kurdele kesmek, yukarda Allah var, tahtaya vurmak, mezarlıktaki suluklar, çocuklara doğa isimleri vermek vs. Bu etkileşim üzerine davul denemeleri yaptım. Ayrı zamanlarda inek midesinden yaptığım 8 davul patladı. Daha sonra ritüelleri enerjimi biraz daha doğaya uygun bir şekilde sağlayarak sanki doğada bir ağaç parçasıymışım gibi düşünerek yapıma başladım. 3 4 denemem başarılı oldu ve ses kalitelisinin de ben emek verdikçe ve sabrederek yaptıkça güzelleşmeye başladığını gördüm.

  İlk yaptığım davul ile Türkiye'nin bazı şehirlerinde bulunan doğa güzelliklerine götürerek denemeler yaptım. Bu denemeler sırasında kendimin de biraz daha ruhsal açıdan geliştirdiğimi gördüm.

  Etkilendiğim nokta ise Muğla Akyaka’da karavanı ile yaşayan bir baba ve oğlu vardı. Oğlu 16 yaşında ve doğuştan kas hastası. Biz arkadaş ekibimizle birlikte ileride ateş başında eğlenirken baba bizden bir şey rica etti. Bir gün sonra ateş yakacağını oğlunu şezlonga yatıracağı ve bizim onun için son bir şölen düzenlememizi istedi. Bizde kabul ederek bir gün sonra oraya gittik. Çocuk için şarkılar söyledik eğlendirmeye çalıştık. Sonlara doğru kam davulları ritimleri ile ateş başında saatlerce şifa için meditasyon yaptık. Kendimin, arkadaşlarımın etraftakilerin ne kadar rahatladıklarını gördüm. Çocuğun ise tebessümlerini memnuniyetini gördüm.

  Bu olaydan sonra dönüşte bazı eşyalarımı satarak davul yapmaya başlamak istedim.

  İnsanların robotlaşmış bir biçimde hayatlarını sürdürdükleri, doğadan kaçarcasına beton yığınlarının içinde kendilerini bulmuşlardır. Asıl güvenmeleri gereken şeyin doğa olduğunu anlamaları gerekirken 2 3 parça demir ve betondan oluşan eşyalara güvenmektedirler. Sanki her şeyden kendini kurtaracağına inandığı üzerinde 3 5 rakamdan oluşan kağıt parçalarına tapmaktadırlar ve onun için çabalamaktadırlar. O insanların ise hayatları boyunca ruhsal sorunları ortaya çıkmakta ve adlarını dahi ezberleyemediğimiz onca hastalığın oluşmasına neden olmuştur. Ve bu olay nesilden nesile sanki iyiymişçesine aktarılmaktadır.

  Bu nedenledir ki ufak bir doğa sesinin insanlara mutluluk verdiğini görmek bu psikolojik yönden kendilerini düzeltmelerini sağlamak istemem. Biraz olsun silkinip bulundukları dünyadan asıl dünyayı görmelerini ve Kam-ı Hayat’ın yani şaman hayatını bir yaşama biçimi olarak benimsenmesini sağlamaktır asıl amacım.



Kam (Şaman) Davulu

  Şamanın vazgeçilmez kutsal çalgısı ise davuludur. Bu davula tün-gür denir. Şaman için icra edilmesi gereken en önemli ritüeldir.

  Türk Şaman davularının şekli hemen hemen aynıdır. Üzerinde çeşitli simgeler barındırır. Bu simgeler ataların mesajlarıdır. Davul insanların isteklerini ruhlara ileten ve diğer alemin iradesini insanlara veren tek alettir.

  Ritmler ise Şamanın ayin sırasında doğanın ona verdiği ritmleri doğaçlama olarak o anlık çalmaktadır. Ayrıca (Şaman erkek ise) kadın ve çocukların ona dokunması yasaktır. Çünkü o davul Şamanların manevi eşleridir. Bazı topluluklarda ise davul Şamanın karısı olarak bildirilmektedir.




Kam (Şaman) Davulu Yapımı

  Kam davulları yapılmadan önce yapılacak olan kişi için biraz araştırmaya girilir ve o kişiye özel olarak yapılmaya başlanır. Bir çalgı aleti olarak değil bir şifa materyali olarak düşünülmelidir.

  Kam Davulunu eğer enerjim yerinde ve yapmak istiyorsam yapıyorum. Yanımda kimseyi bulundurmuyorum yada enerjine fazla güvendiğim kişileri bulunduruyorum. Bunun için yapacağım kişilere süre olarak o zamanki durumuma bakıp süre veriyorum bazen 2 haftayı bulurken bazen ise 2 ayı bulabiliyor.

  Genelde ormanda yapmayı tercih ediyorum ama günümüz şartlarında bazı zamanlar sıkıntıar doğduğu için kapalı alanlarda yapıyorum.

  Kam-ı Hayat’ın yani şamanik yolculuk gidip kendi ellerimle seçtiğim iki parça ile başlamış sayılmaktadır.

  Kayın ağacından olan kasnak ve davulun derisi elime geldikten sonra geriye kalan tüm işlemler el işçiliği ile yapılmaya başlar. Kasnaklar istenilen ebatlara göre boyutları sipariş edilir. Yapılacak olan davul tasarımına göre eni ve boyu uygun olarak kesilir ve zımparalanır. Kasnak iki parçadan oluşur. Biri dış kasnak ve içerisine yerleştiren diğer kasnaktan oluşur. Derinin gerilmesi ve soğukta bolarması durumunda kasnak esnemesi en aza indirilmesi için iki kat yapılır. Kasnaklar üç ayrı zımparadan geçer, en kalından en inceye olacak şekilde zımparalanır. Pürüzsüz bir yüzey oluşur ve kayın ağacının desenleri ortaya çıkmış olur. İki kasnağın birleşiminden sonra ise vernik ile kasnaklar duruma göre iki veya üç kat vernik atılır.

  Deri ılık suda ıslatılarak yumuşar ve istenilen şekle gelecek biçim alır. Düz ve temiz bir yüzey üzerine pürüzsüz bir şekilde açılır. Yapılan kasnak tam ortalanır ve deri kasnak üzerinde yapılacak tasarıma göre yerleştirilmeye ve gerdirilmeye başlanır. Geri gerilimi yapıldıktan sonra kasnak üzerinde kalan fazla deri keskin aletler ile temizlenmeye başlar. Tutma yeri olarak yine tasarıma uyulur ve tasarım “deri ipler” ise deri iplerden mandala’ya benzer şekiller yapılır bu ipler davul derisini gerdirmek amaçlı kullanılıyorsa deri etrafından geçirilerek yapılır ya da kayın ağacı kasnağının etraflarına tutturularak yapılır.

  Davul birkaç gün beklemeye alınır ve ses denemeleri yapılır. Yapılan denemelere göre tekrar düzenlemeler gerçekleştirilir ve ses oturana kadar bu düzenlemeler yapılmaya devam eder.

  Kam davulunun üretimi bittikten sonra kişiye uygun tasarlan desenler motifler akrilik yada yağlı boya aracılığı ile deri üzerine el işçiliği ile işlenmeye başlar. Bu desenler insan çakraları ve enerjileri yüksek semboller ve şekiller üzerinden tasarlanır. Davul ritimlerine göre etrafa enerji yayılımı daha güçlü olur. O yüzden sembol çizimleri belirli bir süreç almaktadır. Boyama işlemi gerçekleştikten sonra iki üç kat üzerinden geçilir ve desen davul üzerine oturmuş bulunur.








Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Kam (Şaman) Davulu Yapımı

Kam (Şaman) nedir?

Şamanizme Giriş